Kriz sonrası operasyonlara hazırlanan şirketler, yan haklar maliyetini tahmin etme, planlama ve yönetme konularında zorluklarla karşı karşıya. Bu makalenin oluşmasına katkıda bulunan uzmanlar farklı görüşler ifade ederken yan haklar maliyetleri üzerine ileriye dönük planlar yapan şirketlerin maliyetleri etkileyebilecek değişkenlere ve risklere dikkat etmeleri gerektiği konusunda hem fikir oldular.
Sınırlı Kısa Dönem Etki
Virüs günlük yaşamı etkilemeye devam ettiği sürece, COVID-19 testi ve tedavisinin doğrudan ve dolaylı maliyetlerinin artması bekleniyor. Pek çok ülkede bu doğrudan maliyetler halk sağlığı sistemleri tarafından devlet güvencesi ile karşılanıyor ama kamu sağlık sisteminin bulunmadığı veya yetersiz olduğu ülkelerde durum farklı. Bu durumda, işverenlerin gerektiği yerde devreye girdiğini görüyoruz. Benzer şekilde, katılımcıların bu ilk dönemde maluliyet ve hayat sigortası programları üzerinde önemli bir etki bildirmediklerini belirtmemiz gerekiyor.
Willis Towers Watson Bakış Açısı:
Willis Towers Watson olarak, kısa vadede, rutin tıbbi hizmetlerin kullanımının azalmasıyla sağlık sigortası primlerinin düşmesini veya azalmasını bekliyoruz. Yılın başında beklenen maliyet sapmaları, işverenlerin ve sigorta piyasasının gelecek yenilemelerde sürdürülebilir primler hesaplama yeteneğini gerçekten test edecek. İşverenin hayat ve maluliyet maliyetleri muhtemelen değişmeyecek.
Orta ve uzun vadede farklı bir bakış açısı
Makalemizin oluşmasına destek olan katılımcılar, kısa vadenin ötesinde yan hak maliyetlerine ilişkin farklı bakış açılarını ifade ettiler.
Hizmet sağlayıcı kapasitesini, önceliklendirmeyi ve tüketici memnuniyetini gözlemleme.
Cigna Uluslarası Pazarlar ve Amerika Kıtası CEO’su Asbaty’e göre, küresel sağlık hizmetleri şirketleri COVID-19'un kullanım ve fiyatlandırma üzerindeki etkisini bu yılın üçüncü ve dördüncü çeyreklerinde ruhsal sağlığı, kronik hastalıklar ve kas-iskelet sistemi hastalıkları alanlarında artan tazminatlarla görmeye başlayacak.
Ertelenmiş tedavi ve operasyonlar yeniden planlandığı için, Cigna çeşitli faktörleri izliyor: sağlık hizmeti sağlayıcısı kapasitesi (örneğin: doktorların ve diş hekimlerinin güvenle alabilecekleri vaka hacmi); prosedürlerin önceliklendirilmesi (Cigna onkoloji ve kardiyoloji alanlarına öncelik verileceğini düşünüyor); ve sağlık hizmeti kullanıcılarının bu hizmetleri alma konusunda kendilerini ne kadar rahat hissedecekleri.
Buna ek olarak, Cigna mevcut ortamın hizmet sağlayıcı fiyatlarını ve fiyatlama faktörlerini nasıl etkileyeceğini yakından izleyeceğini belirtiyor zira Asbaty’nin de belirttiği gibi " doğası gereği sağlık hizmet sağlayıcıları, toplumu desteklemek üzere hayatta kalması gereken kar amacı güden kurumlardır."
Artan tazminat ve yatırım geliri eksikliği.
Makalemizin oluşumuna katkı sağlayan diğer yöneticiler tarafından paylaşılan fikri yineleyen Mars Risk Yönetimi Küresel Direktörü Christopher de Wolfe, talebin artması nedeniyle orta ve uzun vadede sağlık maliyetlerinin artacağını tahmin ediyor. DeWolfe ayrıca, artan taleplerle birlikte düşük yatırım gelirlerinin sigorta şirketlerinin fiyatlarına yansıyacağına dikkat çekiyor. “Tazminatlarınız artıyorsa ancak sigorta primlerinden yeteri kadar gelir elde edemiyorsanız yatırım gelirlerine ihtiyaç duyarsınız. Ancak sigorta şirketleri eskisi kadar çok yatırım geliri elde edemiyorlar- bu yüzden fiyatlandırmada bir miktar artış bekliyoruz." şeklinde yorumluyor.
Gelecekteki COVID-19 dalgaları için faktoring (finanse etme) kapasitesi
GE, sağlık trendi ve hayat sigortası primlerinde bir artış bekliyor. Ama tedavi ve tanı göz önüne alındığında, maluliyet planları üzerinde doğrudan bir etki öngörmüyor.
GE Uluslararası Emeklilik ve Yan Haklar Lideri Kerrie Rowland, "Çoğu ülkede COVID-19 geçiren ve atlatanların, kısa dönemli hastalık programları ile güvence altına alınacaklarını” ifade ediyor. Diğer tüm sektör profesyonelleri tarafından da belirtildiği gibi pandeminin “işe devamsızlığın” (absenteeism) artması ve bunun sonucu olarak maluliyet teminat kullanımını da tetiklemesi gibi potansiyel dolaylı sonuçları olması öngörülüyor.
Tedaviler arttıkça sağlık tazminatlarında potansiyel bir artış öngören GE, aynı zamanda mevcut durumun benzeri görülmemiş doğasını ve COVID-19 tedavisi için kapasite ihtiyacını da belirtiyor. GE Uluslararası Emeklilik ve Yan Haklar Lideri Kerrie Rowland, "Virüs ortadan kalkmıyor ve bu yüzden de sağlık sistemleri COVID-19 için kapasite bırakmak zorunda kalacak." yorumunu ekliyor.
Ekonomik etkileri ve sektöre özgü farklılıkları değerlendirmek.
Zürih Sigorta’ya göre, COVID-19'un ekonomi üzerindeki etkisini anlamak da çok önemli, çünkü bu durum talepleri ve potansiyel fiyatlandırma değişikliklerini yönlendirecek. Zürih Sigorta Hayat ve Emeklilik Küresel Lideri Wendy Liu, “Bilinmeyen ve öngörülemeyen konu, ekonomik koşullar değiştikçe tazminat talep ve davranışının nasıl değişebileceği; bazı ülkeler kötü ekonomik durumdan diğerlerinden daha hızlı çıkabilir.” şeklinde yorumluyor.
Sektöre özgü farklılıkları hesaba katmak da önemli. Örneğin, Zürih Sigorta Hayat ve Emeklilik Global Müşteri Lideri Paolo Marini, salgının iş göremezlik sigortası üzerindeki etkisinin sektöre göre değişeceğine işaret ediyor ve yorumunu ekliyor: “En çok etkilenen sektörler- enerji, seyahat, havacılık, petrol ve gaz- daha fazla insanı işten çıkardı veya işsiz bıraktı ve bu nedenle iş göremezlik bileşeni için sektör her şeyden daha önemli olacak."
Değişen bir ortamda riskler:
Kriz sonrası ortamda yan hak maliyetlerini etkileyen bir dizi faktör makalemize katkıda bulunanlar tarafından sıralandı:
- Gecikmiş bakım. Birçok kişi, özellikle diyabet ve kalp hastalığı gibi kronik vakalar, zorunlu olarak evde kalınan dönemde ihtiyaç duydukları bakımı almadılar. Bu durum, vakalar için sağlık problemleri yarattı. Cigna Uluslarası Pazarlar ve Amerika Kıtası CEO’su Asbaty, bu durumu "Kronik hastalıklarda ve sağlıkta, ele alınması gereken ve kullanımda ortaya çıkacak bir kötüleşme olacak." şeklinde yorumluyor.
- Yeni çalışma şekilleri. Fikirlerini aldığımız sektör yöneticileri, uzaktan çalışma ve izolasyon nedeniyle ruh sağlığı sorunlarının arttığına dikkat çektiler. Ayrıca, ofis ortamında hafife alınan ergonomi konusunun ev çalışma ortamında eksik olması uzaktan çalışan insanların kas-iskelet sağlıklarına zarar vereceği görüşünde hem fikir oldular. Buna ek olarak, uzaktan ya da evden çalışanlar için obezite, diyabet ve kalp hastalığı riskinin artabileceğini belirttiler.
- COVID-19’un uzun vadeli etkisi. COVID-19 hakkında hala öğrenecek çok şey olsa da sektör yöneticileri, COVID-19'un kalp ve akciğer hasarı da dahil olmak üzere birçok uzun vadeli etkilerin hayatta kalanlar için önemli bir risk oluşturacağını ifade ettiler.
Willis Towers Watson bakış açısı:
Orta ve uzun vadede, sağlık sigortası koşullarının sertleşmesini ve ertelenen tıbbi prosedürlerin, gecikmiş önleyici bakım hizmetleri nedeniyle sağlıkta bozulma ve virüsün hastalar üzerindeki uzun vadeli etkileri sonucunda, tipik enflasyon seviyelerinin üzerine çıkmasını bekliyoruz. Ayrıca, COVID-19 nedeniyle yaşanan sokağa çıkma yasakları, potansiyel olarak azalan sağlık hizmet sağlayıcı kapasitesi ve rekabet nedeniyle gelir kayıplarını telafi etmek için sağlık sağlayıcı düzeyinde maliyet artışları öngörüyoruz. Kısa vadeli ve orta ila uzun vadeli etkileri dengelemede, sürdürülebilir primlerin nasıl korunacağına ilişkin erken çözümler için müşterilerimiz ve sigortacı ortaklarımızla birlikte çalışıyoruz.
İleriye dönük yan hak maliyetlerini tahmin etmek ve yönetmek:
Salgın nedeniyle çalışma ortamının sıfırlanması göz önüne alındığında, yan hak maliyetlerini ve riskleri etkileyen çeşitli faktörleri anlamak çok önemli. Yan hak maliyet artışlarını azaltmak veya yönetmek isteyen işverenler işe şunlarla başlayabilir:
- Ayakta tedavi hizmetleri için tele sağlık uygulamalarına geçiş ve bu yolla çalışanların en uygun hizmetlere erişmelerini sağlamak
- Wellbeing strateji ve programlarını uygulamaya başlamak
- Evden çalışma sıklığı arttıkça işgücünün sağlık, maluliyet ve hayat sigortası profilinin yeniden değerlendirilmesi, böylece risk ve primler azaltılabilir.
Gelecek dönem sizlerle paylaşmayı planladığımız makalelerimizde yan haklarda çalışan deneyimi ve angajmanı, COVID-19 sonrası yan haklar tasarımı ve uygulamaları ile sigortacılar açısından değişen koşulları ele alacağız.
Makalemizin oluşmasına destek olankatılımcılar:
Ann Asbaty,
CEO, the Americas –Uluslararası Pazarlar,Cigna
Philip A. Austin,
Streteji ve Küreselİş Geliştirme Lideri,Cigna
Kerrie Rowland,
Uluslararası Emeklilik&Yan HaklarLideri, GE
Christopher de Wolfe,
Küresel RiskYönetimi Direktörü,Mars Inc.
Ian Langer,
Yan Haklar KüreselDirektörü, Mars Inc.
Wendy Liu,
Kurumsal Hayat ve Emeklilik Küresel Lideri,Zurich Insurance Company Ltd
Paolo Marini,
Kurumsal Hayat & Emeklilik MüşteriYönetimi Küresel Lideri, ZurichInsurance Company Ltd
Fergus Cardiff,
Kurumsal Hayat & Emeklilik Küresel İşbirlikler Lideri, Zurich Insurance Company Ltd